Feminizm Nedir? Feminizm Tarihi Hakkında Bilgiler
Tarihte neden erkek değil de kadın hareketleri tartışma konusu olmuştur? Bu doğrultuda, Feminizm akımının ortaya çıkış amaçları nedir, Feministlerin medyada ki yansımaları nasıldır? Bu yazımızda feminizme dair bilmek isteyeceklerinizi derledik.
Feminizm Nedir? Nerede Ortaya Çıkmıştır?
Feminizm temelinde erkeklerin kamusal alanda haklar elde etmesiyle birlikte kadınların bu haklardan yoksun bırakılması sonucu ortaya çıkan bir siyasi harekettir. Kadınlar kamusal alanın genişlemesiyle birlikte birçok haktan yoksun kalmıştır. Bu hakların başında seçme ve seçilme hakkı gelmektedir. Kadınlar haklarını savunmak için “kadın hakları hareketi” ile “Kadın Kurtuluş Hareketi” gibi platformlarda bir araya gelmişlerdir. Kadın, Erkek egemen bir toplumda yoksun olduğu; çalışma, sosyal, hukuksal haklarını istiyordu.
Feminizm, İngiltere’de ortaya çıkmış bir harekettir. Feodalizmin bitmesi ve kapitalizmin gelişmesiyle birlikte kendilerini toplum tarafından sosyolojik olarak dışlanmış gören orta sınıf kadınlarının çıkarttığı bir harekettir. Kamusal alanın etkin olmasıyla beraber erkeğe verilen, seçme seçilme hakkı, hukuksal, siyasal, ekonomik haklardan yoksun bırakılan kadın, toplum tarafından ikinci plana atılmıştır. Kadınlar yapmış oldukları hak talepleri üzerine haklarının bir kısmına kavuşabilmişlerdir. Görmezden gelemedim İleri görüşlü hak ve özgürlükten bahseden Avrupa ülkelerinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı Türkiye‘ye göre baya geç verilmiş. Türkiye’de 1930 yılında verilen seçme ve seçilme hakkı, İtalya ve Fransa’da 1946’ken, İsviçre’de 1971’de ancak kadınlar bu hakkına kavuşmuştur.
Feminizm Akımları
Feminizm de sosyal bilimler gibi kendi içinde farklılıklar barındırır. Liberal, Sosyalist ve Radikal Feminizm olarak ayırmak mümkündür. Bunları kısaca anlatmak gerekirse;
Liberal Feminizm
Bunlara göre kadın ve erkek eşit olmalıdırlar. Kadın erkeğin girdiği her alana girmelidir. eşit iş ve eşit ücret prensibini talep ederek devletin, kadınların çalıştığı özel ya da kamusal alanlara kreş açarak kolaylaştırması gerektiğini savunurlar. Kısacası bunlara göre, kadın her alanda özgür olmalıdır. Kadın hakları konusunda mücadelenin mihenk taşı olan liberal anlayış kadının özel alan ile sınırlı kalmasına karşı çıkarak, birey olarak kendini geliştirecek potansiyele sahip olması gerektiğini savunmaktadır.
Sosyalist Feminizm
Kadın, zaten ev içinde çalışıyor ve bir şeyler üretiyor; bunun karşılığını alması gerekiyor. Sosyalist feminizm, ataerkil sistemi cinsel politikanın adı olarak tanımlayan feminizm koludur. Ataerkillik kadının konumunun anlaşılması için kapitalist sistemle birlikte düşünülmesi gerekmektedir. Sosyalist feministlere göre aile, üretimin ve dağıtımın yapıldığı yer, yani mücadelenin merkezidir.
Radikal Feminizm
Sadece kadınların çalışabileceği kuruluşların olmasını, erkeklerle aynı yolda bile yürünemeyeceğini savunurlar. Radikal feminizm, kadınların ezilmişliğini; onların cinsiyetlerinin baz alınarak alt sınıf olarak kategorize edildiği temel bir politik ezilmişlik olarak tanımlar.
Topluma / Medyaya Göre Feminist Kavramı
Toplumun içindeki var olan düşünceler medya tarafından yansıtılıyor. Televizyon izlediğimiz zaman, kendimizi veyahut hayalini kurduğumuz bizi görüyoruz. Pembe dizileri bir kenara atayım demeyeceğim çünkü o diziler içinde bizlere öğretilen bir şeyler var; cinsel objeden ileriye gidemeyen, sürekli erkek tarafından aşağılanan, düşünemeyen kadınları göreceksiniz. Medya feminist kadını şu yönde anlatılıyor: Erkeklerin bakmayacağı kadar çirkin olan kadının bundan dolayı erkeklere karşı kötü davranışlar sergileyen kadınlar şeklinde yansıtılıyor. Bilmeyeniniz yoktur. Hababam Sınıfının asabi hocası, Hürrem, tam bir erkek düşmanıdır. Oysaki Feministler, var olan toplumsal düzende ki cinsiyet ayrımcılığından dolayı ortaya çıkmıştır. Bu harekete erkeklerin büyük bir çoğunluğu da destek vermiştir. Bu akımın özünde var olan amaçların değişmesiyle birlikte bugün ortaya çıkış amacından uzaklaşmış olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Feminizm Ne Değildir?
Feminizm, zannedildiği gibi erkek düşmanlığı olarak algılanabilecek bir kavram değildir. Lezbiyenlik ve anarşistlikle uzaktan yakından bir ilgisi yoktur fakat gelişmekte olan ve modern olmayı başaramamış toplumlarda algılanması zor bir durumdur. Elbette erkeklere (aslında, erkekliğe) düşman olan, lezbiyen veya anarşist olan feministler de vardır ama feminizmin anlamı bu basit, kimilerine göre aşağılayıcı tanımlardan biraz daha fazladır. Feminizm kadınların daha üstün olduğunu empoze etmeye çalışmaz. Sadece erkeğin daha üstün olduğunu varsayan sisteme karşı çıkar.
Erkek Feministler
Kadınların analık-ev bakımı ve erkeklere hizmet döngüsünün dışında da var olduğunu bilen, kadın ve insan haklarına saygı duyan, politik ve ideolojik olarak eşitliğe inanan herkes feminist olabilir. Bu aslında tamamen farkındalık ve destek üzerine oturtulmuş dünya algısıdır. Erkekler de, kadınların toplumdaki yerini elbette önemseyebilecek algıda insanlardır, feminizmin onlara karşı değil bir tavra karşı hareket olduğunun farkında olabilmeleri mümkün olduğu gibi, destek vermeleri de münkündür.