Gaziantep’te Aba Dokumacılığı
Hayvancılığın yaygın olduğu toplumlarda hayvansal ürünlerin, ihtiyaçlara göre en yaygın olarak kullanıldığı alan dokumacılıktır.
Tarihi kaynaklardan, Orta Asya’da yaşayan göçebe Türklerin, kilim, aba, çuha gibi açkı ve örtünme amaçlı dokuma ürünleri yaptığı bilinmektedir. Daha çok tarikat mensupları ve medrese öğrencileri tarafından kullanılmıştır. Aba dokuma tarihsel olarak 17.yüzyıla dayanmaktadır. Evliya Çelebi seyahatnamelerinde de Aba Dokumacılığından bahsetmektedir. Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında Aba Dokumacılığı meslek haline gelmiştir. Sanayileşmeyle birlikte Abaya olan talep azalmış ve Gaziantep’te aba sadece Gaziantep Üniversitesi’nde koruma altına alınmış ve mesleğin son temsilcisi de bu Üniversite de çalışmalarını devam etmektedir.
Aba, deve, öküz ve at tüyünden, keçi kılından ve koyun yününden, dokunan özel bir kumaştan yapılan erkek giysisidir. Gaziantep’te kullanılan bir üst giysisidir. Aba Türk Dil Kurumu tarafından, “Yünün dövülmesiyle yapılan kalın ve kaba kumaş” ve “ Bu kumaştan yapılmış yakasız ve uzun üstlük” şeklinde tanımlanır. Abanın üst tarafında başın; yan tarafından kolların geçmesi için birer delik, kolları yoktur. Eskiden kumaşın dokunmasında kullanılan tüy, kıl ve yünler; toprak, mor, boya, ceviz kabuğu, ceviz kökü, haylangoz yaprağı, sumak yaprağı, meyve, kızılcık otu gibi kök boya denilen boyalarla renklendirilmiş iplikler kullanılmaktadır.
Aba, kilim tezgahlarına benzer tezgahlarda dokunur. Aba ve Kilim tezgahı aynı olmasına rağmen dokuma şekilleri farklıdır. Aba dokumasının çözgüsü, kilim çözgüsüne göre daha gergindir. Abanın dokunuşuna, üzerine yapılan motiflerin durumu ve bu motifleri yapımında kullanılan iplerin özelliği o kişinin ekonomik durumu belirtmektedir. Maddi durumu iyi olmayanlar daha az desenli, düz abaları kullanmaktadır. Maddi durumu iyi olanlar ise; ipek kumaş kullanırlar ve motifler bakımından çok zengin aba ve kırmızı aba giyerler. Aba hem yazın hem de kış aylarında giyilen bir giysidir. Çobanların giydiği abalar giysilerin en üstüne, aba güreşçilerin giydikleri ise; köynek üzerine giyilmektedir. Gaziantep-Nizip ilçesi arasında yer alan köylerde Aşırtmalı Aba Güreş müsabakaları yapılmaktadır. Bu güreşlerde aba giyilir ve aba bu güreşlerde güreş kıyafeti olarak bilinir.
Abalar dokunduğu kumaşın, ipin, rengin ve yörenin özelliğine göre faklı isimler almaktadır.
- Humus Abası (Suriye Abası, Boz Abası)
- Yerli Aba (Kırmızı, lacivert, siyah aba)
- Sırmalı Aba (Tahtalı, Sandıklı, Zincirli, Kandilli, Kurbağalı)
- Kıl Aba
- Maraş Abası
- Urfa Abası
- Kıron(Koron) Abası
- Siyah Aba
- Çuha Abası
- Uzun Boy Aba
- Kısa Boy Aba
Aba çok dayanıklı bir üst giyeceğidir. Nitekim önceden taş yontucuları bile abayı tercih ederdi. Dayanıklı olması dışında aba çok rahat bir giyecektir. Önceden yünden ve kıldan dokunan abalar değişen teknolojik şartlar ve zevklerle beraber günümüzde artık polyester ipliklerden dokunmaktadır. Abanın dokuma aşaması ise; kelepler halinde alınan iplik, atkı için çıkrık aracılığıyla makaralara sarılır. Dokumada iki adet çerçevesi olan, 60-70 cm derinliğinde, dikine boşaltılmış ve dört köşesindeki ayaklarından yere sabitlenmiş “çukur tezgah” kullanılır. Kumaş dokunmaya başlamadan önce 50 m uzunluğundaki 400-500 telden oluşan çözgü ipliği “gücü çerçeveleri” ndeki “gücü gözü” nden geçirerek taharlama işlemi yapılır. Usta, abayı sağ ön ortadan dokumaya başlayıp, arka ve sol ön bedeni dokuyarak, sol ön ortada bitirir. “ bez ayağı” yada “dimi” dokuma tekniğiyle dokunan kumaş tezgahtan tek parça halinde, aba giysisi olarak çıkar. Yanları dikişsiz çıkan giysinin omuzları, elde dikilerek iki dikdörtgen parça halinde dokunan kollar, 20 cm derinliğindeki kol oyuntusuna takılır. Abalarda 3.5 cm genişliğinde dik ve “ hakim yaka” bulunur. Abayı giyen kişinin kollarının kolay hareket ettirebilmesi için abanın koltuk altlarına açıklık bırakılır. Bu açıklığın olduğu bölgeye, estetik ve göze güzel görünmesi için “belik” adı verilen örgü ip iliştirilir.
Aba, geçmişte deve, öküz ve at tüyünden, keçi kılından ve koyun yününden dokunan özel bir kumaştan yapılan erkek giysisidir. Kolsuz bir giysi türü olan ve dize kadar uzanan abanın önü ve arkası da kapalıdır. Baştan ve kollardan geçirilmek suretiyle giyilir. Eskiden aba dokumasında kullanılan ipin en büyük özelliği doğal renkli oluşuydu. Renkli dokunmak istenen abanın ipleri istenen renkte kök boyayla renklendirilirdi. Günümüzde daha çok bordo renkli polyester ve değişik renklerde simli ipler kullanılmaktadır. Aba dokuyan ustalar daha çok kilimci ustalarından olduğundan abalarda da kilim desenleri kullanılmıştır. Bugün bu ustalardan sadece bir iki usta günümüze kalmış olup, son yıllarda bu el sanatının unutulmaması için Gaziantep Üniversitesi tarafından yeni yetişen gençlere bu sanatı öğretmek için kurslar düzenlenmektedir. Abalar dokunduğu ipin ve kumaşın rengine,boyuna ve giyildiği yörenin ismine göre isimlendirilir. Bu isimlerden bazıları Kurbağalı Aba(Folklor giysilerinde kullanılır), Sandıklı, Zincirli, Homs Abası, Maraş Abası vs.